Suriye’de 13 yıl süren iç savaşın ardından, Aralık ayında Beşar Esad rejimi sona erdi.
Bu gelişmenin akabinde, ülkedeki geleceğin şekillendirilmesi amacıyla Ulusal Diyalog Konferansı gerçekleştirildi.
Yeni siyasi sisteme geçiş için önemli bir adım olarak değerlendirilen Ulusal Diyalog Konferansı, 600’den fazla katılımcıyla birlikte Şam’da başladı.
TÜRKMENLER AÇIKLAMA YAYINLADI
Suriye Türkmen Meclisi (STM), Ulusal Diyalog Konferansı’na davet edilmemesini ele alan bir açıklama yaptı.
Açıklamada, Meclisin, devrimin ilk anından itibaren devrik Esad rejimine karşı Suriyeli kardeşlerinin yanında yer aldığını, bu uğurda şehitler verildiğini ve büyük fedakarlıklar yapıldığını hatırlatıldı.
DAVET GELMEMESİNE SERT TEPKİ
Suriye Türkmenlerinin, devrim döneminde Esad rejimine karşı Suriye halkının özgürlük mücadelesini destekleyen tek meşru temsilci olarak, rejimin çöküşü sonrasında da Şam’daki yeni yönetime destek vermeye devam ettikleri belirtildi.
Açıklamada, Cumhurbaşkanı Ahmed Şara liderliğindeki yeni yönetimin, ülkede güvenlik ve istikrar sağlamak için yürüttüğü siyasi çalışmalara destek verildiği ifade edildi.
Geleceğin Suriye’sini inşa etme amacını güden ulusal uzlaşı çabalarının önemine de değinildi ve diyalog konferansına Suriye’nin tüm milli bileşenlerinin katılımının elzem olduğuna vurgu yapıldı.
Ayrıca, siyasi kurumların ve bileşenlerin dışlanmasının ülkenin siyasi gelişimine olumsuz etkiler yaratabileceği kaydedildi.
Ulusal Diyalog Konferansı’na katılım sağlama konusunda Şam yönetimiyle yapılan görüşmelerde verilen sözlerin, Türkmenlerin ülke yönetimine dahil edilmesi açısından umut verici olduğu belirtildi. Ancak konferansa davet edilmemeleri, “şaşkınlıkla karşılandı.” denildi.
“TÜRKMENLERİN HAKLARI GÜVENCE ALTINA ALINMALI”
Suriye’nin yeni yönetimine olan desteklerinin sürdüğü vurgulanarak, şu ifadelere yer verildi:
Suriye Türkmen Meclisi olarak, Suriye’nin yeni yönetiminin yürüttüğü siyasi süreci desteklemekteyiz. Ancak, Ulusal Diyalog Konferansı Hazırlık Komitesi’nin dışlayıcı tavrını ve Türkmen bileşenini yok sayan tutumunu reddediyoruz. Bu durum, Türkmen kamuoyunda kabul edilemez bir rahatsızlık yaratmıştır, ayrıca konferansın çıktılarının Türkmenlerin beklentilerine uyum sağlamaması durumunda bu sonuçlarla ilgili çekincelerimizi bildireceğiz.
Açıklamada, bu durumun Türkmen kamuoyunda ciddi bir rahatsızlık yarattığı ve konferans sonuçlarının Türkmenlerin beklentilerini karşılamaması halinde bu çekincelerin devam edeceği ifade edildi.
Yeni bir Suriye’nin inşa edilmesinin, tüm siyasi güçler ve ulusal bileşenler arasında iş birliği yapılmasını gerektirdiği kaydedildi. “Suriye, tek bir renkten ibaret değildir ve hiçbir bileşenin siyasi süreçten dışlanması kabul edilemez.” şeklinde açıklama yapıldı.
Dışlamadan uzak, tüm bileşenlerin temsil edildiği yeni bir Suriye inşa etme umudunun sürdüğü de belirtildi.