Soğuk hava, kalp hastalıkları üzerinde önemli bir etkiye sahip olabilir.
Düşük sıcaklıklar, damarların daralmasına neden olarak kan basıncını yükseltir ve bu da kalbin daha fazla çalışmasına zemin hazırlar.
Bu durum, özellikle mevcut kalp hastalıkları bulunan bireylerde kalp krizi ya da inme riskini artırabilir.
Aynı zamanda, soğuk hava vücudun ısıyı koruma çabası içinde daha fazla enerji tüketmesi gerektiğinden, kalp üzerinde ek bir baskı oluşturur.
RİSK ALTINDAKİ GRUPLAR
Hipertansiyon hastaları, soğuk hava nedeniyle tansiyonlarının yükselme riski taşımaktadır.
Koroner arter hastalığına sahip olanlar, damar daralmasında yaşanan zorlanmalar nedeniyle risk altındadır.
Kalp yetmezliği bulunan bireyler, soğuğa adaptasyon konusunda zorluklar yaşayabilir.
Ayrıca, yaşlılar ve çeşitli kronik hastalıklara sahip olan kişiler de dikkatli olmalıdır.
KORUNMA YOLLARI
Aşırı soğuk maruziyetinden kaçınmak oldukça önemlidir.
Kalın ve katmanlı giysiler tercih edilmelidir.
Ani sıcaklık değişimlerinden uzak durulmalıdır.
Ağır fiziksel aktiviteler yapmaktan kaçınılmalıdır.
Susuz kalmamaya dikkat edilmesi, sağlık açısından faydalıdır.
KALP KRİZİ NEDEN OLUR
Ateroskleroz, koroner arterlerde plak birikimi olarak bilinen bir durumdur.
Yüksek kolesterol, LDL (kötü) kolesterol seviyelerinin yükselmesine bağlı olarak riski artırır.
Hipertansiyon, damar duvarlarına zarar vererek komplikasyonlara neden olabilir.
Sigara ve alkol kullanımı damar sağlığını olumsuz etkileyip tıkanıklığa yol açabilir.
Diyabet, kan damarlarını zayıflatarak kalp sağlığını tehdit eder.
Obezite, kalp ve damar sistemi üzerinde ekstra yük oluşturur.
Stres, kan basıncını yükselterek damar sağlığını olumsuz etki altına alır.
Genetik faktörler de, aile öyküsü olan bireylerde kalp hastalığı riskini artırmaktadır.
BELİRTİLERİ NELERDİR
Göğüste ağrı ya da sıkışma hissi, genellikle sol kola, çeneye veya sırta yayılan bir durumdur.
Nefes darlığı ve soğuk terleme de sık karşılaşılan belirtilerdir.
Baş dönmesi ya da bayılma hali, mide bulantısı ve kusma gibi semptomlar da görülebilir.
Ani bir yorgunluk hissetme ve çarpıntı da, dikkat edilmesi gereken diğer belirtlelardandır.
TEDAVİSİ NASIL YAPILIR
Acil tedavi aşamasında, pıhtı çözücü ilaçlar, aspirin ve nitrogliserin kullanımı ön plana çıkmaktadır.
Anjiyo, tıkanan damarı açmak amacıyla balon veya stent yerleştirilmesini içermektedir.
Bypass ameliyatı, tıkanıklığın etrafından dolaşarak kan akışını sağlamak için uygulanmaktadır.
UZUN DÖNEM TEDAVİ
Uzun dönem tedavi süreçlerinde, kan sulandırıcılar, beta blokerler ve statinler gibi ilaçlar kullanılmaktadır.
YAŞAM TARZINIZI DEĞİŞTİRİN
Sağlıklı beslenme alışkanlıkları, örneğin Akdeniz diyeti benimsenmelidir.
Düzen