Ramazan Ayında Ezanın Tarihi Yeniden Yazılıyor: İşte Detaylar!

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Vakanüvis, İslam dünyası için Ramazan ayında ayrı bir öneme sahip olduğunu belirterek ‘ezanın’ tarihini araştırdı. Ezanın nasıl oluştuğu ve gelişim süreci üzerinde duruldu. Ramazan ayında iftar ve sahur arasında daha dikkat kesildiği Ezan-ı Muhammedî, minareler aracılığıyla Müslümanlara farz namaz vakitlerini bildiren önemli bir göstergedir. İslam dünyasının bu özel sembolünün ortaya çıkış hikayesi incelendi.

Vakanüvis’e göre, Ezanın kökeni Arapça’da “bildirmek, duyurmak, çağrıda bulunmak, ilân etmek” anlamına gelen kelimeye dayanmaktadır. Müslümanları namaza çağırmak üzere minarelerde okunan Ezan, İslamiyetin önemli bir simgesi haline gelmiştir. İlk başlarda Müslümanlar sokaklarda, “es-salâh” (namaza) diye bağırmışlardı. Ancak zamanla bu yöntem yetersiz kalmış ve Ezan’ın ortaya çıkışıyla namaz vakitleri belirgin hale gelmiştir.

İslam’ın tecessüm eden ve sese bürünen şiarlarından olan Ezan’ın kökenine inildiğinde, ilk olarak Mekke’de farz kılınan namazların Müslümanlar arasında çağrı ile bir araya gelinmesi gerektiği anlaşılmıştı. Bu süreçte çeşitli yöntemler (nâkus, boru öttürme, ateş yakma) tartışılsa da Peygamber Efendimiz bu yöntemleri kabul etmemişti. Abdullah b. Zeyd b. Salebe’nin ilahi bir ilhamla Ezan’ı keşfetmesi ve rüyasını Peygamber Efendimize aktarması, Ezan’ın doğuşunda önemli bir dönüm noktasıydı.

Bilâl-i Habeşî’nin Müslümanlara namaz vaktini duyurmak üzere minarelerde Ezan okuması ve Peygamber Efendimizin bu uygulamayı desteklemesi, Ezan geleneğinin yerleşmesinde etkili olmuştur. Ezan sesi, İslam’ın hâkimiyetinin göstergesi haline gelmiş ve dünyanın dört bir yanında yankılanmaya başlamıştır. Ezan, Müslümanları günde beş defa namaz kılmaya çağıran ve İslam’ın temel prensiplerini tekrarlayan önemli bir ibadet çağrısıdır.

Peygamber Efendimiz’in, Mescid-i Nebevî’de tüm Müslümanların aynı anda namaz kılmalarını arzulaması üzerine, minarelerin inşası ve Ezan geleneği daha da güçlenmiştir. Minareler, İslam’ın sembolik yapıları arasında yerini almıştır. Emevî Halifesi I. Muâviye’nin Mısır valisi Mesleme b. Muhalled’in ilk minareyi inşa etmesiyle, Ezan geleneği camilerde ve İslam toplumlarında yaygınlaşmıştır.,array(‘Şu kaynaklardan yararlanılmıştır: Ezan Maddesi, Minare Maddesi – TDV İslâm Ansiklopedisi, “Geçmişten Günümüze Türklerde Ezan Musikisi” – Uğur Alkan – Erciyes Akademi’ şeklinde bir açıklama paragrafı eklenebilir.’)

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
Ramazan Ayında Ezanın Tarihi Yeniden Yazılıyor: İşte Detaylar!

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

BİGASTE ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!