Türkiye, tarihi bir dönüm noktasından geçiyor.
Ülke, 40 yıl süren PKK teröründen kurtulma konusunda en yakın dönemlerini yaşıyor.
Bu bağlamda, PKK’nın elebaşı Abdullah Öcalan’ın örgütü lağvetme ve silah bırakma çağrısı, dikkatleri üzerine çekti.
Konu gündemdeyken, vatandaşlık tanımı ve anayasa gibi meseleler de yeniden tartışılmaya başlandı.
Hukuki Araştırmalar Derneği (HUDER) tarafından düzenlenen Yeni Anayasa Buluşmaları programında, Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) Aksakallar Konseyi Başkanı Binali Yıldırım önemli açıklamalarda bulundu.
“VATANDAŞLIK TANIMI GÖZDEN GEÇİRİLEBİLİR”
Yıldırım, terör örgütlerine destek verenlerin “ana dil” meselesini gündeme getirdiğini ifade ederek şunları aktardı:
“Devletimizin adı, Türkiye Cumhuriyeti Devleti. Anayasa’daki vatandaşlık tanımında ‘Bu ülkeye vatandaşlık bağıyla bağlı herkes Türk’tür’ ifadesi yer alıyor. Bununla ilgili ‘Türklerden başkasına yaşama hakkı yok.’ deniliyor. Ancak böyle bir durum söz konusu değil; bu bir millet tanımıdır ve bu milletin bileşenleri var. Bin yıldır bu topraklarda Kürtler, Türkler, Süryaniler, Abazalar ve Çerkezler yaşamaktadır. Yeni anayasada, vatandaşlık tanımının gözden geçirilmesi kesinlikle mümkün.
Bir etnik kimliği öne çıkartmaktansa, vatandaşlığı etnik kimlikten bağımsız olarak önceliklendiren bir yenilik yapılabilir. Bu, bazı etnik grupların kendilerini ihmal edilmiş hissetmelerinin önüne geçebilir.”