Hayat kalitesini olumsuz yönde etkileyen Parkinson hastalığı, kas hareketlerini bile gerçekleştirmeyi zorlaştırarak insanların korkulu rüyası haline geliyor.
Parkinson, beyinde dopamin adı verilen maddenin azalması sonucu gelişen titreme, tutukluk ve hareket yavaşlığı gibi belirtilerle ilerleyen, kronik ve dejeneratif bir sinir sistemi hastalığıdır.
Bu hastalık sadece fiziksel etkileriyle değil, aynı zamanda hastaların günlük yaşamlarını etkileyen psikolojik yönleriyle de dikkat çekmektedir. Zaman ilerledikçe, Parkinson hastalarının bağımsız yaşamı zorlaşabilir.
Erken evrelerde ilaç tedavileri genellikle işe yarasa da, hastalık ilerledikçe yetersiz kalma riski taşımaktadır. Ancak modern tıbbın sunduğu cerrahi çözümler, Parkinson hastaları için umutları canlı tutuyor.
Medipol Acıbadem Bölge Hastanesi Parkinson Hastalığı ve Hareket Bozuklukları Merkezi’nden (PARMER) Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Ali Zırh, Dünya Parkinson Günü kapsamında yaptığı açıklamada, Beyin Pili ve Akıllı Ses Ötesi tedavi yöntemlerinin hastalar üzerindeki olumlu etkilerini paylaştı.
DEVREYE CERRAHİ GİRİYOR
Parkinson hastalığı, yalnızca titreme ile sınırlı kalmayıp hareketlerde yavaşlama ve donukluk gibi belirtilerle de kendini gösterir. İlk olarak 1817 yılında İngiliz hekim James Parkinson tarafından “Titrek Felç” adıyla tanımlanan bu hastalığın, bazı hastalarda ilaç tedavilerine yetersiz yanıt aldığı gözlemleniyor.
Günlük yaşam kalitesinin sürdürülememesi ya da tedavi ile ilişkili yan etkilerin hastanın hayatını olumsuz etkilemesi durumlarında, Beyin Pili ve Akıllı Ses Ötesi Tedavi gibi cerrahi yöntemler devreye girmektedir.
Medipol Sağlık Grubu’ndan Doç. Dr. Ali Zırh, bahsi geçen yenilikçi uygulamaların tıbbi tedavilerden yeterince fayda göremeyen Parkinson ve bazı hareket bozuklukları için önemli bir alternatif sunduğunu belirtti.
BEYİN PİLİ TEDAVİSİYLE ZAMANI GERİ SARMAK MÜMKÜN
Beyin Pili uygulamasının, beyinde iki ince elektrot yerleştirilerek elektriksel uyarım verilmesi ile gerçekleştirildiğini ifade eden Doç. Dr. Zırh, bu sürecin nöromodülasyon olarak adlandırıldığını dile getirdi.
“Bu tedavi ile beyindeki hücrelerin elektriksel aktivitesini uyarmak, baskılamak ve değiştirmek mümkün” açıklamasında bulunan Doç. Dr. Zırh, ekledi:
“10 yıllık bir hastayı ameliyat ettiğimizde, hastayı 1. veya 2. yılına döndürebiliyoruz. Bu tedavi, hastalığı ortadan kaldırmasa da, bağımsız yaşamaya en yakın seviyeye gelmesine yardımcı olmaktadır.”
AKILLI SES ÖTESİ TEDAVİSİYLE TİTREMEYE SON
Doç. Dr. Zırh, Beyin pili dışında önemli bir diğer tedavi yönteminin Akıllı Ses Ötesi tedavisi olduğunu belirtti. Bu yöntem, lazer benzeri bir yakma işlemiyle çalışmaktadır. “Ultrason ışınlarını bir noktaya odaklayarak, MR eşliğinde kontrollü bir yakma işlemi gerçekleştiriyoruz” diye ekledi.
Bu yöntem, başta titreme olmak üzere pek çok hareket bozukluğunun tedavisinde etkili olabiliyor.
Parkinson hastalığının ilerleyen evrelerinde bile çeşitli çözüm yollarının mevcut olduğunu belirten Doç. Dr.