Kırşehir’in Yenice Mahallesi’nde, 1910’lu yıllarda kerpiçten inşa edilen ve son dönemlerde yenilenen Hamidiye Camii, iç mekanındaki özgün motiflerle dikkatleri üzerine çekiyor. Caminin dış cephesinde Arapça harflerle büyük puntolarla yazılmış “Allah” ifadesi, mimari tasarımın ön plana çıkmasını sağlıyor.
SADELİK İLE ETKİLEYİCİ BİR ATMOSFER
Caminin eski imamı Sefa Ekinci, burada 18 yıl hizmet verdikten sonra emekli olduğunu belirterek, caminin estetik görselliğinin hem şehir içi hem de dışından büyük ilgi gördüğünü ifade etti. Ekinci, sade ama etkileyici bir tasarımın bu ilgiyi doğurduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti:
Caminin tasarımında aşırı masraftan kaçındık. Altın varak gibi maliyetli süslemeler yerine, bulutlar, ağaçlar ve çimleri resmetmeyi tercih ettik. Bu doğal ve huzur veren motifler Kırşehir halkı ve diğer şehirlerden gelen ziyaretçiler için cazip bir nokta haline geldi. Ziyaretçiler camiyi görmekle kalmayıp, burada namaz kılmayı da isteyerek tercih ediyorlar.
Ekinci ayrıca, caminin tasarımında Bakara Suresi’nin 22. ayetinden ilham aldıklarını belirterek şu şekilde devam etti:
Ayette geçen ‘O sizin için yeri döşek, göğü ise bir bina yapan, gökten su indirerek size rızık olarak ürünler çıkarandır’ vurgusundan hareketle iç mekanda doğal bir konsept geliştirdik. Böylelikle insanlara manevi bir ferahlık sunmayı amaçladık.
ZİYARETÇİLERDE DERİN BİR ETKİ BIRAKIYOR
Camiye gelen ziyaretçilerden Yusuf Aslan, iç mekanındaki motiflerin kendisini derinden etkilediğini ve camiye adım attığında ruhsal bir huzur hissettiğini dile getirdi. Hamidiye Camii, ibadet etmek isteyenlerin ve mimari estetiği keşfetmek isteyenlerin bir araya geldiği ortak bir buluşma noktası olmaya devam ediyor.
SADE, DOĞAL VE MANEVİ BİR DURAK
Kırşehir’in bu tarihi ibadet mekanı, modern tasarım anlayışını tarih ile birleştirerek yalnızca bir ibadet yeri değil, aynı zamanda bir sanat ve huzur durağı olarak öne çıkıyor. Hamidiye Camii, ziyaretçilerine görsellik, maneviyat ve huzurun bir arada olduğu eşsiz bir deneyim sunuyor.
