İsrail Ordusu’nun Sansür Şefi Tuğgeneral Kobi Mandelblit, İran tarafından gerçekleştirilen saldırılarla ilgili bilgilerin yerel ve uluslararası medya ile sosyal medya platformlarında yayınlanmadan önce sansüre tabi tutulmasına dair acil bir emir yayınladı.
İsrail devlet televizyonu KAN’ın Filistin İşleri Editörü Elior Levy, sosyal medya üzerinden yaptığı bir paylaşımda, söz konusu saldırıların üzerinden bir hafta geçmesine rağmen İsrail’in halen ‘kibirli ve kendini beğenmiş’ bir tutum sergilediğini ifade etti.
Levy, ‘medyanın her şeyi söylemesine ve her şeyi açıklamasına izin verilmediğine’ dikkat çekti.
“BÖLGESEL BİR GÜÇLE KARŞI KARŞIYAYIZ”
Levy, KAN’a verdiği bir röportajda, şu ifadeleri kullandı:
Son bir haftada yaşananların büyük bir başarı olduğunu düşünmekle birlikte, kibirlenme tehlikesinin de baş gösterdiğini belirtti. Kamuoyunun gelişmelerden yeterince haberdar olmamasının ardında yatan nedeni ise, İsrail’in geçmişteki savaşlarının çoğunu küçük veya büyük örgütlerle yapmış olması olarak öne sürdü. Şimdi ise karşısında bölgesel bir güç olduğunu vurguladı.
Levy, toplumun olup biteni anlamadığına dikkat çekerken, siyasi ve askeri liderlerle yapılan röportajların yanıltıcı olabileceğini belirtti. Örneğin, bazılarına göre İran’dan gelecek füze tehditlerinin olmayacağı yönünde uygulanan beklentilerin yanlış olduğunu ifade etti.
Gerçekliğin iç açıcı olmadığını belirten Levy, İsrail halkının daha net bilgi alması gerektiğine inandığını dile getirdi. Uzun bir zaman sonra bir örgütle değil, bir devlet ile karşı karşıya olduklarına vurgu yaptı.
İsrail Başsavcısı Gali Baharav-Miara, Israil Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir ve İletişim Bakanı Shlomo Karhi’den yabancı gazetecilerin çalışma kısıtlamalarının gerekçesi hakkında açıklama talep etti.
Başsavcı, sansür kararının iptal edilmesi yönünde herhangi bir girişimde bulunmazken, bakanlıklar üzerinden yabancı medya kuruluşlarının yayınları için İsrail ordusu sansür biriminin onayının neden gerekli olduğunun açıklanmasını istedi.
Ayrıca, bu kararın basın özgürlüğünü ihlal ettiğine ve demokrasinin temel ilkelerinden birinin zedelenmesine neden olduğu için, yasal dayanağının sorgulanmasını talep etti.
Ancak aşırı sağcı bakanlar Ben-Gvir ve Karhi, Başsavcı’nın talebinin İsrail’in güvenliğini riske atacağı gerekçesiyle karşı çıktı.