Paleontoloji alanında yıllardır tartışılan bir konu, 66 milyon yıl önce Dünya’ya çarpan asteroitin etkisi altında dinozorların hayatta kalıp kalmadığı. Araştırmacılar, bu soruya yanıt ararken, Kretase döneminin sonundaki kitlesel yok oluştan 18 milyon yıl öncesine odaklanarak Kuzey Amerika’nın fosil kayıtlarını inceledi. Current Biology dergisinde yer alan yeni analiz, dinozorların bu yıkıcı olaydan önce sağlıklı bir durumda olduklarına dair kanıtları artırıyor.
Fosil kayıtları, 8 binden fazla dinozor türünün sayısının yaklaşık 75 milyon yıl önce zirveye ulaştığını, ancak asteroit çarpmasından önceki 9 milyon yıl içinde bu tür sayısının azaldığını gösteriyor. Bu çelişkili durum, araştırmacılar için daha fazla inceleme gerektiriyor.
4 DİNOZOR AİLESİ İNCELENDİ
Araştırmacılar, bu yeni çalışmada dört ana dinozor ailesini hedef aldı: Ankylosauridae (zırhlı bitki yiyen dinozorlar), Ceratopsidae (üç boynuzlu otçullar), Hadrosauridae (ördek gagalı dinozorlar) ve Tyrannosauridae (etçil dinozorlar). Elde edilen bilgiler, bir bilgisayar modeline aktarıldı ve fiziksel fosil kayıtları ile karşılaştırıldı, bu süreçte bazı uyumsuzluklar tespit edildi.
YAŞAM ALANLARI SABİT KALMIŞ
Model, incelenen 18 milyon yıllık süre boyunca bu dört dinozor kladının işgal ettiği kara parçalarının genel olarak sabit kaldığını, dolayısıyla yok olma riskinin düşük olduğunu öne sürüyor. Ancak, dinozorların gerçek çeşitliliğini etkileyebilecek bir unsur da, bu dönemde Dünya yüzeyinde açığa çıkan kayaların azlığıydı. Bu durum, fosil avcılarının inceleyebileceği örneklerin sayısının kısıtlanmasına sebep oldu.
“YOK OLMAYA MAHKÛM DEĞİLLERDİ”
Çalışmanın ortak yazarı ve University College London Yer Bilimleri Bölümü’nde Royal Society Newton Uluslararası Üyesi olan Alfio Alessandro Chiarenza, konuya ilişkin yaptığı açıklamada, bu belirgin tür azalmasının gerçek biyolojik çeşitlilikten ziyade jeolojik değişikliklerden kaynaklanma ihtimalinin daha yüksek olduğunu belirtti. Chiarenza, “Dinozorlar, Mezozoik’in sonlarında yok olmaya mahkûm değildi. Eğer o asteroit çarpması olmasaydı, hala bu gezegeni memeliler, kertenkeleler ve bu hayvanların hayatta kalan torunları olan kuşlarla birlikte paylaşıyor olabilirdik.” şeklinde konuştu.