Bir mimari eser olmanın ötesinde, Ankara Palas, Türkiye’nin diplomasi, kültür ve sosyal hayatında önemli bir dönüm noktası olarak tarih sahnesinde yerini aldı. Başkent Ankara’da pek çok tarihi ana ev sahipliği yapan bu yapı, köklü geçmişiyle dikkati çekiyor.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün talimatlarıyla 1924’te inşasına başlanan Ankara Palas, diplomatik misafirlerin, bürokratların ve entelektüellerin konaklayabileceği bir mekan olarak tasarlandı. Uluslararası diplomatik görüşmeler ve özel kutlamalar için ideal bir merkez olarak planlandı.
Mimar Vedat Tek’in projelendirdiği bu yapı, Mimar Kemalettin Bey tarafından yapılan düzenlemelerle 17 Nisan 1928 tarihinde tamamlandı. Çankaya Köşkü ve TBMM binasının da mimarı olan Vedat Tek, dönemin mimarlık anlayışına önemli katkılarda bulundu.
ÖNEMLİ MİMARİ ÖZELLİKTE
Ankara Palas, Osmanlı ve Selçuklu mimarisinden ilham alan süslemeleri ve simetrik yapısıyla Birinci Ulusal Mimarlık Akımının önemli örneklerinden biri olarak değerlendiriliyor.
Üç katlı yapının bodrumu ile birlikte tasarlanan giriş kısmı, klasik Türk mimarisine özgü taç kapı formunda, Kütahya çinileriyle süslenmiş bir kapıdan oluşuyor.
BİRÇOK ANIYA ŞAHİTLİK ETTİ
Dört cephesindeki sivri kemerli girişlerle dikkat çeken balo salonu, büyük avizeler ve cam tavanlar ile aydınlatılmış durumda. Ankara Palas, İkinci Meclis binasının hemen karşısında yer alarak milletvekilleri, sanatçılar ve gazeteciler için adeta bir buluşma noktası haline geldi. Resmi davetler, Cumhuriyet baloları ve çeşitli etkinlikler burada gerçekleştirilirken, Atatürk’ün manevi kızı Nebile Hanım’ın düğünü de unutulmaz anlar arasında yer aldı.
GÖRKEMİYLE HAFIZALARA KAZINDI
1930’lu yıllarda Ankara Palas, günlük siyasi görüşmelerin yapıldığı ve yasaların tasarlandığı bir merkez haline geldi. Yunanistan Başbakanı Elefterios Venizelos onuruna verilen Cumhuriyet Balosu, o dönemde büyük yankı uyandırdı. Zamanla, Atatürk’ün de sık sık ziyaret ettiği bu mekan, başkentin sosyal yaşamının merkezi oldu. 1933’te Cumhuriyet’in 10. yılı kutlamaları kapsamında düzenlenen balo ise görkemiyle hafızalarda yer etti.
1975 yılına kadar otel olarak işletilen yapı, sonraki yıllarda farklı amaçlarla kullanılmak üzere çeşitli kurumlara devredildi. 1982 yılında Dışişleri Bakanlığına bağlı olarak kapsamlı bir restorasyon geçiren Ankara Palas, 1983 yılında Devlet Konukevi olarak tekrar hizmete açıldı.
Afganistan Kralı Emmanullah Han, İran Şahı Rıza Pehlevi, Irak Kralı Faysal gibi önemli devlet adamları Ankara Palas’ta konuk olan isimler arasındaydı.
TARİHİ YAPI MÜZE OLARAK HİZMETE AÇILDI
2018 yılında Cumhurbaşkanlığına bağlı Milli Saraylar İdaresi Başkanlığı’na devredilen Ankara Palas, kapsamlı bir restorasyon sürecinin ardından 21 Şubat 2024’te müze olarak kapılarını açtı.
Bin metrekarelik sergi alanına sahip olan Ankara Palas Müzesi, beş ana bölümde yaklaşık 1200 objeyi ziyaretçilere sunuyor. Osmanlı’dan Cumhuriyet’e uzanan tarihsel süreci yansıtan koleksiyonlar arasında Yıldız Çini Fabrika-i Hümayunu
