Avrupa’nın en büyük ekonomik gücü olan Almanya, aynı zamanda Türkiye’nin en fazla ihracat yaptığı ülke konumundadır.
Koronavirüs salgını, Rusya-Ukrayna savaşı ve son olarak ABD’nin uyguladığı gümrük vergileri, Almanya’nın ekonomik dengelerini olumsuz yönde etkilemiştir.
Alman sanayicileri, bu süreçte ciddi zorluklarla karşı karşıya kalmıştır.
Alman Sanayi Federasyonu (BDI), 2025-2026 yılları için ekonomik büyüme tahminlerini ve değerlendirmelerini, Alman Sanayi Günü vesilesiyle kamuoyuna duyurdu.
ABD GÜMRÜK VERGİLERİNİN ETKİSİ
Alman sanayicileri, Trump’ın uyguladığı gümrük vergileri nedeniyle 2025 yılı için büyüme tahminlerini aşağı yönlü revize etti.
Almanya’daki sanayi sektörü, ABD’nin uyguladığı gümrük tarifelerinin ihracat üzerinde baskı oluşturacağını belirterek, 2025 yılına ilişkin büyüme beklentisini eksi yüzde 0,1’den eksi yüzde 0,3’e çekti.
BDI Başkanı Peter Leibinger, Alman hükümetine ekonomik toparlanma için reform sürecini kararlılıkla sürdürmesi çağrısında bulundu.
KÜRESEL EKONOMİ VE EURO BÖLGESİ TAHMİNLERİ
BDI’nın açıklamasında, 2025-2026 için yapılan ekonomik büyüme tahminleri arasında, ABD gümrük tarifelerinin dünya ekonomisi üzerindeki baskı oluşturacağına yönelik beklentilerle, küresel ekonomi için büyüme tahmininin yüzde 3,2’den yüzde 2,7’ye ve Euro Bölgesi için yüzde 1,1’den yüzde 0,8’e indirildiği ifade edildi.
Ayrıca, BDI, gümrük tarifelerinin Alman ihracatı üzerinde baskı yapacağını öngörerek, bu yıl için Alman ekonomisinin yüzde 0,3 oranında daralacağını tahmin etti.
GÜMRÜK VERGİLERİNİN OLUMSUZ ETKİLERİ
BDI’nın açıklamasında, “Uygulandıkları takdirde, ABD gümrük tarifeleri Almanya ekonomisinde yaklaşık 0,3 puanlık bir büyüme kaybına yol açabilir” değerlendirmesi dikkat çekti.
“RESESYONDAN ÇIKMAK İÇİN UZUN BİR YOLUMUZ VAR”
Leibinger, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, uluslararası ticarette daha büyük risklerin ortaya çıktığını ve bu durumun Almanya’nın sanayisini olumsuz bir şekilde etkilediğini belirtti.
Alman hükümetinin, yatırımları artırma, vergi ve enerji maliyetlerini düşürme gibi adımlarla ekonomiye yönelik önemli sinyaller gönderdiğini vurgulayan Leibinger, bunun yanı sıra ekonominin ve rekabet gücünün güçlendirilmesi için daha fazla tedbir ve yapısal reformların gerekli olduğunu ifade etti.
“RESESYONDAN ÇIKMAK İÇİN UZUN BİR YOLUMUZ VAR”
Leibinger, “Resesyondan çıkmak için hala uzun bir yolumuz var. Ancak Alman hükümeti, kararlılıkla izlediği politikalarla gelecek yıl için gerçekten bir büyüme şansı yaratabilir” dedi.
Almanya’nın savunma kapasitesinin güçlendirilmesine yönelik hükümete destek veren Leibinger, esneklik ve savunma kabiliyetinin ekonomik açıdan kritik bir öneme sahip olduğunu belirtti.
Leibinger, “Alman sanayisi, savunma kapasitesinin artırılmasına katkı sağlamaya hazırdır. Genel savunma, ortak bir görevdir ve Alman sanayisi, devletin
