ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin, Gazze’deki sivil ölümler ve gıda yardımlarının kesilmesiyle ilgili skandal bir açıklama yaptı. Austin, Senato Silahlı Hizmetler Komitesi’nde ABD’nin İsrail’e silah yardımını değerlendirirken, İsrail’e koşulsuz desteklerini sürdüreceklerini belirtti. Senatör Tom Cotton’un Gazze’deki ölümler için “soykırım” sorusuna karşılık, Austin, delil olmadığını söyledi. ABD’nin, Hamas’a karşı İsrail’i desteklemeye devam ettiğini ve Hamas’ın saldırılarını “savaş suçu” olarak nitelendirdiğini ifade etti.
Austin’in Senato oturumu devam ederken, bazı göstericiler ABD’yi ve ordusunu Gazze politikaları nedeniyle protesto etti ve İsrail’e desteklerinin durdurulmasını talep etti. İzzeddin el-Kassam Tugayları, Mescid-i Aksa’ya yönelik saldırılara karşılık olarak İsrail’e kapsamlı bir saldırı düzenledi. İsrail’in açıklamalarına göre, 7 Ekim’deki saldırılarda birçok İsrailli hayatını kaybederken, Gazze’de binlerce Filistinli öldü ve yaralandı. Saldırılar sonucunda hastane ve eğitim kurumları da zarar gördü.
7 Ekim 2023’ten bu yana devam eden çatışmalar sırasında, İsrail ordusu ve Hamas arasında bir insani ara verildi ve esirler karşılıklı olarak serbest bırakıldı. Ancak, binlerce Filistinli halen alıkoyulmaya devam ediliyor. Batı Şeria ve Doğu Kudüs’te de saldırılar devam ederken, Birleşmiş Milletler’den ateşkes ve barış çağrıları yapıldı. Çatışmalar sırasında birçok Hizbullah üyesi ve sivil, İsrail askerleri ve siviller de hayatını kaybetti.
Sonuç olarak, Austin’in açıklamaları ve Gazze’deki olaylar uluslararası arenada geniş yankı uyandırdı. ABD’nin İsrail’e koşulsuz destek vermesi ve sivil ölümleri görmezden gelmesi eleştirilere neden oldu. İsrail’in topraklarını genişletme politikası ve Filistinlilere yönelik saldırıları, birçok ülke ve insan hakları örgütlerinin kınadığı konular arasında yer almaktadır. Barış ve istikrarın sağlanması için uluslararası toplumun daha fazla çaba sarf etmesi gerekmektedir. Gaza’da yaşanan acı olaylar ve sivil kayıplar, barış ve insan hakları konularının önemini bir kez daha vurgulamaktadır. Huzur ve refah için, tüm tarafların diyalog ve müzakere yoluyla çözüm bulmaya çalışması gerekmektedir.
