Anoreksiya nervoza, kilo alma korkusu ve bozuk beden algısıyla karakterize edilen ciddi bir yeme bozukluğu olarak gençler arasında yaygın bir şekilde görülmektedir.
Geçtiğimiz gece hastanede tedavi görürken bu hastalık nedeniyle 30 yaşında hayatını kaybeden sosyal medya fenomeni Nihal Candan’ın vefatı, bu durumun ciddiyetine dikkat çekti.
Uzmanlar, erken tanının iyileşme şansını artırdığını belirtmektedir.
‘İDEAL BEDEN’ ALGISI HASTALIĞI TETİKLEYEBİLİR
Genellikle ergenlik veya genç yetişkinlik döneminde ortaya çıkan anoreksiya nervoza, kadınlarda daha yaygın olarak gözlemlenmektedir.
Türkiye’de sosyal medyanın oluşturduğu ‘ideal beden’ algısı, bu hastalığın tetikleyici unsurları arasında yer almaktadır.
HASTALAR KENDİLERİNİ OLDUKLARINDAN KİLOLU GÖRÜYOR
Hastalığın etkisi altındaki bireyler, normal kiloda olsalar bile kendilerini ‘şişman’ hissederek aşırı diyet veya yoğun egzersizle kilo kaybetmeye çalışmaktadırlar.
Nihal Candan’ın cezaevinde başlayan ve tahliye sonrası ağırlaşan anoreksiya durumu, 23 kiloya kadar düşmesiyle trajik bir sonuca dönüştü.
HASTALIK AYNI ZAMANDA PSİKOLOJİK BİR MESELEDİR
Uzmanlar, anoreksiya nervozanın yalnızca fiziki değil, aynı zamanda psikolojik bir sorun olarak da değerlendirildiğini vurgulamaktadır.
Mükemmeliyetçilik, düşük özsaygı ve kontrol arzusunun bu hastalığı tetikleyebileceği ifade edilmektedir.
DAHA CİDDİ SORUNLARA YOL AÇABİLİR
Hastalığın belirtileri arasında kilo kaybı, yorgunluk, saç dökülmesi ve sosyal izolasyon bulunmaktadır.
İleri aşamalarda kalp sorunları ve organ yetmezliği gibi hayati komplikasyonlar ortaya çıkabilir.
HASTALAR YARDIM ALMAKTAN KAÇINABİLİYOR
Tedavi süreci, psikiyatrist, diyetisyen ve psikologların iş birliğiyle sürdürülmektedir.
Bilişsel davranışçı terapi ve beslenme danışmanlığı, iyileşme sürecinde önemli bir rol oynamaktadır.
Ancak damgalanma korkusu nedeniyle pek çok hasta yardım almakta tereddüt etmekte ve çekinmektedir.
CANDAN’IN VEFATI, HASTALIĞIN CİDDİYETİNİ VURGULADI
Uzmanlar, ailelerin ve toplumun bu belirtiler hakkında daha fazla bilinçlenmesi gerektiğinin altını çizmektedir.
Candan’ın ölümü, anoreksiya nervozanın ciddiyetini ve tedavi gereksinimini yeniden gündeme taşıdı.
Farkındalık ve destekle, bu hastalığın üstesinden gelinebileceği mesajı verilmektedir.
