William Faulkner’ın “Ses ve Öfke” eserinden, Ernest Hemingway’in “Silahlara Veda” romanına, John Steinbeck’in “Altın Kupa”sından Virginia Woolf’un “Kendine Ait Bir Oda” çalışmasına kadar birçok edebi eser artık telifsiz olarak kullanılabilir hale geldi. Bunun yanı sıra, Erich Maria Remarque’ın “Batı Cephesinde Yeni Bir Şey Yok” adlı eserinin İngilizce çevirisi de kamu malı olarak kabul edilmiştir.
Meksika’da 1907 yılında dünyaya gelen Frida Kahlo, hayatı boyunca ciddi sağlık sorunlarıyla karşılaştı. Küçük yaşta geçirdiği çocuk felci nedeniyle bir bacağını tam olarak kullanamayan Kahlo, 18 yaşında yaşadığı trafik kazasından sonra 32 defa ameliyat geçirmek zorunda kaldı ve uzun süre yatak istirahati yapmak durumunda kaldı.
Kahlo, ailesinin desteğiyle resim yapmaya yöneldi. Babası, kızının resim çizebilmesi için odasının tavanına bir ayna yerleştirdi. Bu vesileyle, zorluklarına rağmen güçlü bir sanatçı olarak yetişti.
KADINLARA İLHAM VEREN GÜÇLÜ DURUŞ
Uzun süre yatakta kaldığı dönemde aynadan gördüklerini tuvale aktarmaya başlayan Kahlo, 143 eserinin 55’inde fiziksel yaraları ve acılarını dışavurmuştu. Yaşadığı tüm zorluklara karşın, güçlü ve kararlı duruşuyla tanınan Kahlo, Meksika kültürünü yansıtan eserleriyle ve özellikle kadınlara ilham veren tavrıyla dünya sanat tarihine önemli bir iz bıraktı.