Fitch Ratings tarafından yapılan açıklamada, ABD’nin kredi notunun ‘AA+’ olarak teyit edildiği ve not görünümünün ‘durağan’ olarak bırakıldığı belirtildi. Ülkenin ekonomisinin büyüklüğü, kişi başına düşen yüksek gelir ve dinamik iş ortamı gibi yapısal güçler ile desteklendiği vurgulandı. Ayrıca ABD’nin dünyanın önde gelen rezerv para birimi olan ABD dolarını ihraç etmesi ve finansman esnekliğinden yararlanması da önemli bir unsur olarak açıklandı.
Kuruluş, son 20 yılda ABD’de yönetim standartlarının istikrarsız bir şekilde düştüğünü ve siyasi kutuplaşmanın arttığını belirtti. Bu durumun borç limiti ile hükümet kapanmaları konusunda endişeler yarattığı ve bütçe için ödenek sağlanması sürecini karmaşık hale getirdiği ifade edildi. Ayrıca, ABD’deki yönetişim sorunlarının ülkenin kamu maliyesine güvenilir orta vadeli konsolidasyon planının uygulanmasını engellediği aktarıldı.
Fitch Ratings ayrıca kasım ayındaki başkanlık seçiminin önemli olacağını belirtti. Seçimin politika oluşturma, mevzuatı geçirme ve uygulama becerisi açısından kritik olacağı vurgulandı. Ülkenin içinde bulunduğu siyasi atmosferin karmaşık hale geldiği ve bu durumun bütçe politikalarını etkilediği ifade edildi. Özellikle bütçe için gereken ödeneklerin onaylanmasının zorlaştığı ve mevcut siyasi kutuplaşma ile bu sürecin daha da karmaşık hale geldiği açıklandı.
Fitch Ratings’in değerlendirmesi, ABD ekonomisinin yapısal güçleri ve dünya ekonomisindeki konumu üzerinde durdu. Ülkenin dünya ekonomisindeki etkisinin büyük olduğu ve ABD dolarının rezerv para birimi olarak kullanılmasının önemli olduğu ifade edildi. Ayrıca, ABD ekonomisinin dinamik iş ortamı ve yüksek gelir seviyeleri ile desteklendiği ve bu faktörlerin not değerlendirmesinde önemli bir rol oynadığı belirtildi.
Sonuç olarak, Fitch Ratings’in açıklamasında ABD’nin kredi notunun ‘AA+’ olarak teyit edildiği ve not görünümünün ‘durağan’ olarak bırakıldığı belirtildi. Kuruluş, ABD ekonomisinin yapısal güçleri ve dünya ekonomisindeki konumu üzerinde durarak, ülkenin bütçe politikaları ve siyasi atmosferi hakkında değerlendirmelerde bulundu. Ayrıca, kasım ayındaki başkanlık seçiminin ABD’nin politik geleceği açısından kritik olacağı vurgulandı.